NOTOS
Gönlüm Bir Kapı (دلم دری)
Leyla Sadıki
Çeviren: Makbule Aras
Pencerenin önündeyim. Pencerenin öte yanı dış dünyam benim. Motor sesi. Diğer binalar. Gidiş ve gelişler. Tartışma Soy ağacı, ağaç yapraklarıyla süslü camlar. Gözümün camı şeffaf ve yüzeyinde keskin güneş yayılıyor. İnsanlar pencereden çaktırmadan baktıklarında, bir evin kapısı açıldığında ve onun ardında kapıyı çalan içeri buyur edildiğinde ne düşünürler? İnsanlar olup bitenleri öğrenmek için başlarını pencereden uzattıklarında ne düşünüyorlar? Bir evin kapısı açıldığında kapıyı çalan kişi hoş gelmiş oluyor.
Kapı çalıyorlar. Açılıyor kapı. İçeri giriyorlar. Oturuyorlar. Gülüyorlar. Gidiyorlar. Kapanıyor kapı.
Kapı çalıyorlar. Açılıyor kapı. İçeri giriyorlar. Oturuyorlar. Ağlıyorlar. Gidiyorlar. Kapanıyor kapı.
Yeniden açılıyor. İçeri giriyorlar. Ev sahibiyle gidiyorlar. Kapanıyor.
Kapı çalıyorlar. Kimse yok. Açılmıyor kapı. İçeri girmiyor kimse. Gülmüyor kimse. Ağlamıyor kimse. Kapanmıyor kapı. Kapalıymış. mış . mış. mış.
Kapı çalmıyorlar. Kapının ardında durmuyorlar. Kapının yanından geçmiyorlar. Açılmayan, kimsenin geçmediği, örtülmeyen kapı, kapı değildir.
Gönlüm kargaların üstüne konmadığı, bir hırsızın üstünden aşağı atlamadığı ve güneşin ardında batmadığı bir duvar… Belki içinde bir dev var ya da deve benzeyen bir yaratık. Dev komşuların tanrısıyla aynı olmayan yabancı bir tanrıdır. Duvarı parçalayıp çıkıyor içinden. Rüzgâr pencere kanatlarını birbirine vuruyor. Dev içeri giriyor. Evde yok kimse. Mobilyalar tozlanmış. Yıkık dökük bir ev. Dev evi yeniden yapıyor. Ev sahibi ortaya çıkıyor Diyor ki bu onun arsasıdır. O mülkiyet zamiridir. Dışarıyı izlediği bir penceresi, geçtiği bir kapısı ve içinde süründüğü odaları vardı. Şimdi o kapı ve duvarlar olmasa da , güneşin ışıdığı başka pencereler çıkmış ortaya. Ondan geçilen başka bir kapı var olmuş ve hepsi mülkiyet zamirine aittir. Her şey onundur. Dev ve mülkiyet zamiri birbiriyle savaşmakta. Evin sahibi galip çünkü toprak onun; ama pencereler kimsenin değil. Kapılar kimsenin değil. Tanrı da kimsenin degil. Hiçkimse hiçbir şey istemiyor. Hiçbir şey hiç kimseyi istemiyor. İstemek de bir şey istemiyor. Hiçbir olay meydana gelmeyecek. Her şey rayında hareket edecek. Hareket, baştan sona doğru, sondan başa doğru. Baştan başa doğru. Sondan sona doğru ve sondan hiçbir yere doğru başlamayacak. Hiç var mıdır? “Eğer yoksa niçin her cümlenin içinde bir kere tekrar edilmiş.” Hiçten daha büyük bir şey var mı? >Her şey hiç kümesi altında< hiçten hiçe ve ansızın hiçle. Vara hiçle diyoruz. >Ben hiçle oldum> >sen hiç> o hiçle> >biz hiç> >hiçleyim >hiçbirşeyle> hiçle> Hiçiz> hiçsiniz >hiç> hiç üçüncü çoğul şahıstır. (Başka bir anlatımla yok olan her şey hiçtir. Her şey bizden kayıptır. Her şey hiç. (Ben kendimden kayıbım. Ben hiç. Kim hazırdır.) o hiçle.) biz hiçleyiz ve tanrı hiç ve sen hiç ben ve siz hiç söz ve evren hiç içinde hiç. Zaman hiç. Hiçten geçmek için hiç oluyorum. Hiçte hiçliyorum. Hiçle oluyorum ve bir hikaye hiçliyorum. Gönlümün kapattığı bir kapıdan ve beynimin kurduğu bir evden ve den bir evren olan cismim)